Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü 2001 yılı mezunu Melike Koçoğlu: “Değişime karşı esnek olun”

Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü 2001 yılı mezunu Alarko Tarım Genel Müdürü Melike Koçoğlu, Boğaziçi Üniversitesi mezunu olmanın avantajını hayatında hep hissettiğini söylüyor. Boğaziçililerin iş hayatına 1-0 önde başladığını ifade eden iş insanı, değişime karşı esnek olmak gerektiğini de dile getiriyor.
Medya ve İletişim Koordinatörlüğü

“Mezun Söyleşileri” kapsamında sorularımızı yanıtlayan Koçoğlu, Boğaziçililere Güney Kampüs’ün tadını çıkarmayı, başka alanlarda seçmeli dersler almayı, staj yapmayı ve kulüplerde aktif rol almayı tavsiye ediyor.

Boğaziçi Üniversitesi ile yolunuz nasıl kesişti? 
Lisede bizim dönemimizde fen-matematik, Türkçe-matematik ve sosyal bilimler gibi ayrımlar vardı. Ben aslında lise sona kadar fen-matematik öğrencisiydim, doktor olacaktım. Ama son sene fikrimi değiştirdim ve Türkçe-matematiğe geçtim. Aslında hedefim her zaman Boğaziçi’nde işletme okumak oldu. Neyse ki sınavlar iyi geçti. Boğaziçi Üniversitesi’nde İşletme Bölümü’ne kabul oldum ve güzel bir dört yıl geçirdim.

Boğaziçi Üniversitesi’nin hayatınızda nasıl bir yeri var?
Çok özel bir yeri var. Çünkü can dostlarımın çoğuyla Boğaziçi’nde tanıştım. Gerçekten hem akademik hem de sosyal anlamda çok güzel bir kampüs hayatım oldu. O yüzden hep güzel anılarla doludur benim için Boğaziçi. Aynı zamanda yazları çok staj yaptım. Boğaziçili olmak bana hep kapılar açtı, İlk işimde de beni ileri taşıdı. İyi bir şirkette iş hayatına başladığım için sonrası daha hızlı ve daha güzel ilerledi.

“1-0 ÖNDE BAŞLIYORSUNUZ”
Boğaziçi mezunu olmanın iş hayatında ne gibi avantajları var?
Boğaziçi mezunu olmak tabiri yerindeyse sizi 1-0 önde başlatıyor. Çünkü Boğaziçi gerçek bir marka. Sizin de girdiğiniz iş ve sosyal ortamlarda Boğaziçiliyim dediğinizde algınız birdenbire pozitife dönüyor. Bu bence çok önemli bir katma değer. Aynı zamanda Boğaziçi’nde çok geniş düşünmeyi, araştırma yapmayı, sorgulamayı, farklı yönlerden bakabilmeyi de öğreniyorsunuz. İş hayatında bu çok kıymetli. Çünkü karar verirken böyle çok yönlü düşünmek sizin daha doğru karar almanızı ve sonuçta daha başarılı olmanızı sağlıyor. Aynı zamanda Boğaziçi’nde çok farklı mozaik, kozmopolit bir kitleyle beraber oluyorsunuz. Yurt içi veya dışında iş hayatına girdiğinizde bulunduğunuz ortamlardaki farklı kültür, profil ve tecrübelerden gelen kişilerle iletişiminizin kuvvetli olması onlara karşı daha kapsayıcı olmanızı sağlıyor. 

“DEĞİŞİMİ KABULLENİN"
Boğaziçili öğrenci ve yeni mezunlara iş hayatında arzulanan bir kariyer için ne tavsiye edersiniz?

Özellikle son 20 yılda değişim çok hızlı bir şekilde hayatımızın her anının içinde. Benim net tavsiyem değişim ve dönüşümü kabullenmek. Genel olarak inanılanın tersine, değişim çok faydalı ve gerekli. O yüzden değişimle mücadele etmek, onun karşısında durmak yerine esnek olmayı, yenilikleri takip etmeyi ve mümkün olduğu her şekilde özel hayatımıza entegre etmeyi tavsiye ediyorum. Zaten esnek olmak hem iş hem de özel hayatımızda yeniliklerle beraber daha ileri gitmemizi sağlayacak. Kendi tecrübelerimden de bunu çok net görüyorum.

“FARKLI ALANLARDAN SEÇMELİ DERS ALMALISINIZ”
Öğrenciyken mutlaka deneyin tavsiyesinin altını doldurmanızı istesek ne söylersiniz?
Kampüs hayatınızı dolu dolu yaşayın. Burada gerçekten hem akademik hem de sosyal anlamda birçok fırsat var. Özellikle derslerden ve ders dışında hocalarınızla sohbet ortamlarından faydalanmanızı tavsiye ediyorum. Farklı bölümlerden, farklı fakültelerden alanınızın dışında seçmeli dersler almak bakış açınızı genişletecektir. Mezun olduğunuzda ne yapmak istediğinizi anlamak için stajlar tecrübe etmelisiniz. Ben kulüp ortamlarında olmaktan çok keyif alıyordum. Bu ortamı yaşayacağınız farklı kulüplerde olmalısınız. Ama her şeyden çok çimlerde manzaraya karşı arkadaşlarınızla güzel zaman geçirmenizi tavsiye ediyorum.

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri için ne dilersiniz?
Boğaziçi’nde eğitim alırken ve sonrasında iklim krizi olmadan keyifle yaşayacağınız bir dünyanın parçası olmanızı diliyorum.