Barışçıl bir eğitime doğru...

Avrupa Birliği Demokratik Vatandaşlık ve İnsan Hakları Hibe Programı kapsamında, Boğaziçi Üniversitesi Barış Eğitimi, Uygulama ve Araştırma Merkezi (BEUAM), YÖRET Vakfı ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle İstanbul, Konya ve Samsun’daki 36 ilköğretim okulunda yürütülen ‘’Demokratik Yurttaşlık Eğitimi Projesi’’nin kapanış sempozyumu 25 Mart 2015 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirildi.

Barışçıl Okuldan Toplumsal Barışa Demokratik Yurttaş Eğitimi Projesi katılımcıları, 25 Mart Çarşamba günü Boğaziçi Üniversitesi’nde biraraya geldi. Nur Bekata Mardin, Maggie Pınar ve Aylin Vartanyan Dilaver’in katıldığı Eğitim Etkinlikleri bölümünde; izleyicileri odak noktasına alan çalışmalar yapıldı.

Demokratik insanın ve barışın ne olduğunu izleyicilerle tartışarak konuşmasına başlayan Nur Bekata Mardin doğru bireyin yetişmesi için bilimsel zekânın yanında duygusal zekânın da gelişmesinin önemine değindi. ‘’Sol beynin çalışabilmesi için sağ beynin de çalışması lazım, öğrencilerin sanatsal etkinliklere yönlendirilmesi çok önemli’’ diyen Mardin, toplumsal barış için gerçekleşmesi gereken üç aşamadan söz ederek bu aşamaları ‘’Demokratik insan, sanat ve yaratıcılık ve barış eğitimi’’ olarak tanımladı. Negatif barışın şiddetin yokluğu; pozitif barışın ise sosyal adaletin, eşit hakların olduğu ve aynı zamanda insan hakları ve haysiyetinin korunması anlamına geldiğini anlatan Mardin, barışın emek isteyen bir süreç olduğunu sözlerine ekledi.

Hayatımızda karışımıza çıkan engeller ve tehditler olduğunu ve bu engellere tepki olarak insanların kırmızı noktaları olduğunu anlatan Maggie Pınar ise konuşmasında ”İnsanların, diğer kişilerin davranışlarında rahatsız eden şeylere bakışları, bu kişilerin davranışlarına maruz kaldığınızda hissettikleri ve bu davranışların o kişilere bakış açısını etkilemesi bizlerin kırmızı noktalarıdır. Bu kırmızı noktalardaki davranışlarımız kendimizle ve dışa dünyayla olan bağımızı oldukça etkiler” ifadesini kullandı.

Sanatın hayatta karşılaştıklarımız karşısında sağlam durabilmemiz için en büyük destekçimiz olduğunu anlatan Aylin Vartanyan Dilaver ise “Sanat sayesinde kendimizle köprüleri kurmaya başlarız, kendi içimizde köprüleri kurduğumuz zaman başkalarıyla da köprüler kurmamız kolaylaşır” diyerek sanatın toplumsal yapıdaki yerinden bahsetti. Eğitim Etkinlikleri Bölümü, Aylin Vartanyan Dilaver’in izleyicilerle birlikte gerçekleşen şiir yazma çalışması ile sona erdi.

Haber: Orhun Arda Köksal/Kurumsal İletişim Ofisi