Boğaziçi’nde doğan Prisync, dünyaya teknoloji ihraç ediyor

Kurucu ortakları arasında Boğaziçili girişimcilerin yer aldığı, e-ticaret pazarına yönelik piyasa araştırması ve fiyat optimizasyonu alanında faaliyet gösteren Prisync, Avustralyalı rakibi Spotlite’ı satın aldı. Bu satın almanın ardından geçtiğimiz günlerde 1,1 Milyon USD yatırım alan şirket, sundukları teknolojiyi artık daha fazla ülkeye ve daha çok firmaya arz edebilir bir konuma yükseldi. Boğaziçili girişimcilerle global pazarlardaki başarılarını ve hedeflerini konuştuk.

Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu Burç Tanır aynı zamanda Prisync’nin kurucu ortağı ve CEO’su olarak görev yapıyor.  Firmanın kurucu ortağı ve Teknolojiden Sorumlu Müdürü (CTO) Samet Atdağ ise Boğaziçi Üniversitesi’nde Karmaşık Sistemler üzerine doktorasını yapıyor. Bir diğer kurucu ortak olan Neslihan Şirin Saygılı ise Prisync’de Yazılım Geliştirmeden Sorumlu Müdür olarak görev yapıyor.

Bugün itibariyle 50 ülkeden 500 firmaya hizmet veren Prisync, küresel büyüme serüvenini Güney Kampüs’teki DreamBU bünyesinde şirkete katılacak yeni ekip arkadaşlarıyla sürdürmeyi planlıyor. Yedi yıl önce Boğaziçi Üniversitesi’nde kurulan Prisync’in global pazarlardaki başarısı üzerine firma yetkililerinden bilgi aldık.

E-ticarette rakip takip yazılımı sağlamak ne tür avantajlar sağlıyor? Prisync’i cazip kılan özellikler nelerdir?

Kullanıcılarımızdan aldığımız geri bildirimlere dayanarak en büyük katma değerimizin zamandan tasarruf ve karlılık artışı olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü aslen Prisync'in sunduğu otomatik rakip fiyat takibi ve dinamik fiyatlandırma hizmeti, firmaların hali hazırda manuel bir şekilde kendi iç ekipleriyle bir operasyon olarak ele aldıkları bir süreci hem tamamen otomatikleştiriyor, hem de bunu manuel sonuçlara nazaran daha karlı biçimde yapıyor.

E-ticaret sitelerine hitap eden bir start-up olarak  kuruldunuz. Geçtiğimiz günlerde ise 1,1 milyon dolar yatırım aldınız. Bu yatırım kim tarafından yapıldı?

Bu yatırım turunda serüvenimize dahil olan yatırımcılar Collective Spark ve Esor Investments oldu. Prisync, bugün ulaştığımız noktaya daha çok organik yöntemlerle ulaşmış durumda. Devam eden süreçte, bu yatırım gereksinimi, Prisync'in global pazarda bir sonraki aşamaya geçiş planları doğrultusunda şekillendi. Bu noktadan sonra hedefimiz Prisync'i artık tüm dünyadan 1000'lerce firmaya ulaştırmak ve bunu epey hızlı bir şekilde yapmak.

Prisync, şu an kaç ülkeden kullanıcıya sahip? Avustralya’da ciddi bir pazar payına sahip Spotlite’ı satın almanız kullanıcı  hedefleri bakımından ne gibi değişimlere yol açtı?  Hedeflediğiniz yeni yurtdışı pazarlar da var mı?

Hali hazırda 50'den fazla ülkeden 500'den firmaya hizmet vermekteyiz. Spotlite’ın satın alınması, aslen global büyümemiz dahilinde önem arz eden Avustralya pazarındaki varlığımızı ve büyümemizi güçlendirmek için atmış olduğumuz bir adım. İlerleyen dönemlerde bu gibi hamlelerle hali hazırda etkin olduğumuz birçok pazarda daha da hızlı büyümeye devam edeceğiz.

Türkiye’de e-ticarette son yıllarda yaşanan gelişmeler neler? Yerli  bir teknoloji firması olarak Prisync Türkiye’de nasıl konumlanıyor?

Aslen son zamanlarda Türkiye'de, doğrudan e-ticaret işi yapmaktansa, hem yerli hem de global firmalara destek veren, onların işlerini daha etkin ve verimli kılmayı amaçlayan yazılım firmaları oluşmaya başladı. Bu aslen hem globalleşmeye hem de hızlı büyümeye açık bir model olduğu için Türkiye için önemli bir ihracat potansiyeli taşıyor. Prisync ile de bu modelin öncülerinden biri olarak yolumuza gururla devam ediyoruz.

KOBİ’lerle büyüyecekler

Gelecekte e-ticaret alanında hangi noktaların ön plana çıkacağı öngörüyorsunuz? Bu bağlamda Prisync’in gelecek adımları neler olacak?

Dijital dönüşümün birçok alandaki etkilerinde de görüldüğü üzere, e-ticarette de verinin ve bu veriyi anlamlandırarak ortaya çıkarılan otomasyonun yeri oldukça büyük. Prisync olarak bizler de, firmaların kendi ürünleri için en doğru fiyatı belirlerken tüm süreçlerini uçtan uca otomatikleştirme odağında ürünümüzü geliştirmeyi sürdüreceğiz. Bu anlamda amacımız ilerleyen yıllarda, global pazarda, fiyatlandırma denildiğinde akla gelen marka olmak.

E- ticarette akıllı fiyatlandırma pazarı önümüzdeki dönemde ne yönde büyüyecek, beklentileriniz neler ve rekabet açısından kendinizi nasıl hazırlıyorsunuz geleceğe?

Sunmuş olduğumuz teknolojinin büyümesi yönündeki en büyük potansiyelin, aslen bu hizmeti KOBİ seviyesindeki firmalara da sunabilmekten geldiğine inanıyoruz. Bu anlamda, Prisync'in kolay kullanılabilir olması ve KOBİ segmentindeki firmaların erişebileceği bir fiyat seviyesine sahip olması bizler için hızlı büyüme ve pazar payı edinimi anlamında oldukça önem taşıyor. Amacımız, Prisync ürününü piyasadaki en ölçeklenebilir halde bu segmentte yer alan 1000'lerce firmaya bir an önce ulaştırabilmek.

Satış ekibi Boğaziçi’nde DreamBU bünyesinde çalışıyor

Prisync’in kurucu ortakları arasında Boğaziçi Üniversitesi’nden mezunlar da mevcut ve bir zamanlar Boğaziçi Üniversitesi Teknoloji  Transfer Ofisi’nde kuluçka projesi kapsamında çalışmalarını  yürütmüştü. O günden bugüne uzanan yolculuğu nasıl  değerlendiriyorsunuz? Boğaziçi’nin Prisync için önemi nedir?

2020 ile birlikte ara verdiğimiz Boğaziçi ilişkimize tekrar başlıyoruz. Prisync, 2013 yılında Kuzey Kampüs'te, Kare Blok'ta kuruldu. Oradaki yaklaşık 2,5 yılı takiben de yine Kuzey Kampüs'teki başka bir binada benzer bir süre çalışmaya devam ettik.

Bu süreçte kampüsün, atmosferini ve o anlamdaki güzelliklerini bir kenara bırakırsak, ekibimizin genişlemesi anlamında yetenekli ekip arkadaşlarına erişim noktasında bize çok büyük avantajları oldu.

Devam eden süreçte de, 2020 ile birlikte Prisync'in global büyümesinde büyük önem taşıyan satış ekibimizin bir kısmı doğrudan Güney Kampüs'teki DreamBU çalışma alanında çalışmalarını sürdürmekte. Buradaki ekibimize Boğaziçi'den ya da başka üniversitelerden yeni ekip arkadaşları arayışımız da bütün hızıyla sürmekte. Bu konudaki ilanlarımızı Boğaziçi Kariyer Merkezi üzerinden takip etmek mümkün.

 

Daha fazla bilgi için: https://prisync.com/