Boğaziçi Üniversitesi Yüksek Akım Laboratuvarı açılışının 5. yılını kutluyor!

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü ile Vakfı’nın ve Elektrik Panosu Üreticileri Derneği’yle (EPAD) beraber ilgili üretici firmaların katkılarıyla 2010 yılının başında tamamlanmış ve denemelere başlamış Sabih Tansal Yüksek Akım Laboratuvarı (BÜSTYAL), açılışının 5. yıl dönümünü bir konferans ile kutladı.

Laboratuvarın yaklaşık 30 yıllık kuruluş serüveninde büyük rol oynayan, Boğaziçi’nde 2000-2004 yılları arasında rektörlük görevini yürüten Prof. Dr. Sabih Tansal’ın adıyla anılan yüksek akım laboratuvarının kurulması fikri 1983 yılına dayanıyor. Elektrik Elektronik Bölümü tarafından Türkiye’deki elektro-mekanik sanayinin yüksek akımda test ihtiyaçlarını karşılaması düşünülen laboratuvarın ilk planlamaları İtalyan CESI Laboratuvarları ile yapılmıştı. Faaliyete geçtiğinden beri sektörde kullanılan birçok ekipmanın deneylerini gerçekleştiren laboratuvar, 100 bin ampere kadar Türkiye’de hiç yapılamamış büyüklükte kısa devre testlerini de hayata geçirdi.
2011’de Türk Akrediyasyon Kurumu’nun (TÜRKAK) akredite ettiği laboratuvarın anısına düzenlenen konferansın açılışında rektör Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu konuşma yaptı. Laboratuvarın kurulmasının bir başarı öyküsü olduğunu vurgulayan Barbarosoğlu “Eğer bir şeyi çok istiyor, yapılmasına değer veriyor ve bunun için uğraşıyorsak başarıya ulaşıyoruz. Türkiye’de önemli bir alanda, önemli bir rol üstlendik. Yüksek Akım Laboratuvarı bizi cesaretlendirdi” dedi. Boğaziçi Üniversitesi’nde akredite laboratuvarların sayısını arttırmaya öncelik verdiğini belirten rektör, ülkeye ve sektöre hizmetin önemli bir sorumluluk olduğunu not etti. Barbarosoğlu, Prof. Dr. Sabih Tansal, Fizik bölümünden Prof. Dr. Yani Skarlatos ve laboratuvar müdürü Prof. Dr. Naci İnci’nin yanı sıra emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.

Gülay Barbarosoğlu’nun ardından kürsüyü alan Sabih Tansal laboratuvarın macerasını katılımcılarla paylaştı. 1980 yıllarında Prof. Dr. Haldun Gürmen’le Uluslararası Elektroteknik Komisyonu’nun (IEC) toplantılarına katılarak uluslararası standartlardaki testler hakkında bilgi sahibi olduğundan bahseden Tansal, bu toplantılar sayesinde İtalya’daki CESI Laboratuvarına Türkiye’deki eksikliklerin üzerine düşünmek ve çözüm aramak için bir davet aldıklarını anlatarak söze başladı. O yıllar dekanlık görevini yürüten Tansel, CESI’nin yardımcı olma teklifi üzerine Devlet Planlama Teşkilatı’na iki defa proje başvurusunda bulunduklarını anlattı. Onayı alıp projeyi tamamladıktan sonra İslam Kalkınma Bankası’ndan üniversitenin laboratuvarlarının alt yapılarının geliştirilip modernleştirilmesi için kredi tahsis edilmesine rağmen laboratuvar yıllar içinde finansal problemlerle karşılaştı. 1990’lı yılların sonunda yüksek akım transformatörü gibi teçhizatlar laboratuvara temin edildi; ancak bağlantılarını ve kontrollerini yapacak sistemin yanı sıra enerjisini sağlayacak sistem eksikti. Tansal, enerji probleminin çözülmesinin 3 yıl sürdüğünü sözlerine ekledi.

Açılış konuşmalarının ardından Naci İnci CESI, DEKRA ve UL ile olan işbirliklerinden bahsetti. Konferansta CESI ile geliştirmeye başlanan “Product Conformity Assessment Process for Electrical Components” programının tanıtımı CESI Sertifika İş Birimi Başkanı Roberto Piccin tarafından yapıldı. Yani Skarlatos ve Mustafa Yıldız da kısa devre deneyleriyle ilgili bilgi verdi. Konferans laboratuvar turuyla sona erdi.

Fotoğraf: Kenan Özcan