‘’BÜ’yülü Bir Gün’de ders zili mezunlar için çaldı

Boğaziçi’nin en renkli mezun etkinliği olan ‘’BÜ’yülü Bir Gün’’ bu yıl 24 Ekim tarihinde mezunları Güney Kampüs’de eski sınıflarında buluşturdu.

BÜ'yülü Bir Gün'den Kalanlar...

Boğaziçi Üniversitesi’nin sanat, siyaset, tarih gibi çeşitli alanlarda öne çıkan binlerce mezunuyla yaşatmaya devam ettiği ve aynı zamanda genç kuşaklara aktardığı Boğaziçi kültürü ve değerlerini anımsamak yönünde anlamlı bir buluşma olan ‘’Boğaziçi Zirvesi – BÜ’yülü Bir Gün’’, bu yıl aralarında Zülfü Livaneli, Rutkay Aziz, Doğa Rutkay, Arzu Kaprol başta olmak üzere sanat, edebiyat, tiyatro ve moda dünyasından da değerli konukları ağırladı.

Burhan Karaçam: Güçlü Boğaziçi için güçlü mezun dayanışması

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan, iş dünyasının önde gelen isimlerinden ve aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi’nin ilk mezunlarından biri olan Burhan Karaçam, Robert College’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne dönüşüm sürecine tanıklık eden mezunlardan biri olarak bu süreci kısaca anlattı. 70’li ve 80’li yılların Boğaziçi için önemli bir değişim süreci olduğunu anlatan Karaçam, iş dünyasındaki Boğaziçi mezunları olarak Boğaziçi değerlerini yaşatmanın önemine değindi. Boğaziçi Üniversitesi’nin bugün de yaşattığı değerlerle ve mezunlarıyla Türkiye için anlamından söz eden Karaçam, mezunlara ‘’Güçlü bir Boğaziçi Üniversitesi için güçlü bir mezun dayanışması’’çağrısında bulundu.

Y Kuşağı artık şirket yönetimlerinde

Karaçam’ın konuşmasının ardından yer alan ‘’Şirketler Yeni Kuşak Çalışanlara Hazır mı?’’ başlıklı panelde ise Tankut Şensürücü (89 mezunu), Canan Özsoy (90 mezunu, GE Türkiye İcra Kurulu Başkanı) ve Tankut Turnaoğlu (89 mezunu, P&G Türkiye İcra Kurulu Başkanı), günümüz iş dünyasında Y Kuşağı’nın yükselişini ele aldılar. Bugün çalıştıkları global şirketlerin yönetimlerinin de Y Kuşağı’na özel bir önem verdiğinin altını çizen konuşmacılar Y Kuşağı’nı ‘’İşe ilk başladığı günden itibaren dünyayı değiştirmeye çalışan, özgüven ve cesareti yüksek’’ bir kuşak olarak tanımlarken; Türkiye’de de şirket yönetimlerinin artık çok büyük çoğunluğunu Y kuşağının oluşturduğunu belirttiler.

İki başarılı Boğaziçili kadın yöneticiden liderlik sırları

‘’BÜ’yülü Bir Gün’ün renkli konukları arasında Sabancı Topluluğu İK Grup Başkanı Neriman Ülsever (75 mezunu) ve Avivasa Türkiye CEO’su Meral Eredenk Kurdaş (85 mezunu) da vardı. Ülsever ve Kurdaş, ‘’BÜ’yülü Liderlik’’ başlıklı oturumda, kendi yaşam ve kariyer deneyimlerini dinleyicilerle paylaşarak liderliğin olmazsa olmazlarını anlattılar.

Neriman Ülsever konuşmasında kariyer yapmanın her şeyden önce bireysel bir sorumluluk olduğunu belirterek gençlere şu önerilerde bulundu: ‘’Kendinizi iyi tanıyın. Kendinize ait yetenekleri tanıyın. Sonra dünyayı tanıyın. Okuyun,inceleyin, açık olun, asla içinize kapanmayın. İyi bir ekip üyesi olun ama ekipten farklı olun. İyi bir ekip üyesi iyi bir lider değildir, lider fark yaratandır. Liderliğin en önemli özelliği insan yetiştirmesidir. Havadaki oksijen gibi olabilmesidir. İyi bir lider çeşitliliğe yatırım yapandır. Düşünce, dil, din, ırk, cinsiyet çeşitliliğine inanandır’’.

Kariyer koşusunun uzun ve meşakkatli olduğunu fakat aynı zamanda belli durakları da olması gerektiğini söyleyen Ülsever, insanın hayatının her döneminde ve özellikle yaşlanırken kendini yenilemeyi öğrenmesinin öneminden söz etti.

Meral Eredenk Kurdaş ise, Van Gogh’dan Renoir’a, Boticelli’den Osman Hamdi’ye sanat tarihine damga vurmuş isimlerin eserlerinden ilhamla hazırladığı sunumunda, kişisel kariyerinden bazı anekdotlar ve tanıklıkları aktardı. Aynı zamanda bir motorsiklet kullanıcısı da olan Kurdaş, kariyer yolculuğunda ‘’Nereye bakarsan oraya gidersin’’ sözünün kendisi için anlamlı olduğunu; özellikle motorsiklet öğrenirken bu sözün anlamını daha iyi kavradığını ifade etti.

Kurdaş, çalışma hayatında fark yaratmanın farklı renklere açık olmak, çalışırken eğlenmeyi de bilmek, bir lider olarak çalışanlarıyla iyi diyalog kurabilmek ve bilgiyi paylaşmaktan geçtiğini sözlerine ekledi.

‘’BÜ’yülü Bir Gün’’ün ünlü konukları vardı

Birbirinden çok farklı alanlarda adlarından başarıyla söz ettiren 20’ye yakın konuğun renklendirdiği ‘’BÜ’yülü Bir Gün’’de gazeteci Ege Cansen, yazar Zülfü Livaneli, oyuncu Rutkay Aziz ve kızı Doğa Rutkay,  tasarımcı Arzu Kaprol, oyuncu Emre Karayel, yemeksepeti.com’un kurucusu Nevzat Aydın, eğitimci Özgür Bolat, Ender Saraç, küratör Levent Çalıkoğlu, gazeteci Mehveş Evin, yazar Mustafa Aksoy’un yanı sıra, İrte Alptekin, Altay Cengizer, Nur Ger, Adnan Dalgakıran da farklı oturumlarda Boğaziçi mezunlarıyla buluştu.

Ege Cansen ‘’Ekonomide Doğru Bilinen Yanlışlar’’ konusunda dinleyicilere cari açık, iç borç gibi güncel ekonomik gündeme dair saptamalarını ve ekonomi söyleminde kabul gören bazı ‘’yanlışlar’’a dair görüşlerini sunarken, Zülfü Livaneli ise ‘’İstanbul ve Edebiyat’’ başlıklı dersle dinleyenleri kentin geçmişinde edebiyat dolu bir yolculuğa çıkardı. Duayen tiyatro adamı Rutkay Aziz ve kızı, oyuncu Doğa Rutkay ise dinleyicilerle soru-cevap formatında sıcak bir sohbete imza attılar.

Arzu Kaprol’dan moda tasarımına teknolojik boyut

‘’BÜ’yülü Bir Gün’’ün konuklarından, ünlü tasarımcı Arzu Kaprol ise ilgi gören sunumunda tasarımcılığın bilinmeyen tüm yanlarını paylaştı. Moda sektörünün çoğu zaman gösterişli davetler ve partilerden ibaret olduğuna dair bir algı olduğunu belirten Kaprol, sanılanın aksine çok disiplinli bir çalışma prensibi ve tozlu kumaşlar arasında zaman geçirerek ancak bu işte iyi olunabileceğini belirtti. Kaprol önümüzdeki yıllarda teknolojik gelişmelerin tasarımlarda da yer bulabileceğini mevsime göre sıcak veya serin tutan kendi tasarımı ceketle anlattı. Modanın toplumsal bedenin öncelikleriyle fonksiyonlarının belirlendiğini değinen Kaprol, örneğin 21. yüzyıl başından geleceğe olan ilginin fütürist bir moda trendi yakaladığın belirtirken 11 Eylül saldırılarıyla birlikte geleceğin değil geçmişin konforunu ve mutluluğunu arayan insanların ‘’vintage’’ modasını yarattığını söyledi.

Oyuncu Emre Karayel ise tiyatro ve oyunculuk serüvenini dinleyicilerle paylaştı. Karayel, tesadüfen başladığı dublajcılığın ardından Bilkent Üniversitesi’nde Tiyatro bölümüne burslu girdiğini ve başarıyı tiyatroyla ilgilenmeye ve bu işi yapmaya başladıktan sonra yakaladığını belirtti. Karayel, yaratıcılığı yok eden eğitim modellerine karşı olduğunu da ekledi.

RA’69 ve BÜ’73 mezunlarından oluşan, 54 yıllık tarihiyle Renkler grubu ise dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’e eşlik ederek BÜ’yülü Bir Gün’ü renkli bir kapanışla sonlandırdı.

Haber: Kurumsal İletişim Ofisi

Fotoğraflar: Ali Özlüer-Kenan Özcan