Prof. Dr. Sabih Tansal'a veda
Prof. Dr. Sabih Tansal için düzenlenen törenin başında 2004 yılında Sabih Tansal’ın rektörlük devir teslim töreni için hazırlanmış filmden kısa bir bölüm izlendi. Sonrasında Boğaziçi Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yasemin Kahya, yaptığı konuşmada Sabih Tansal’ın hayatından bahsederek Tansal’ın akademik kariyeri boyunca muhtelif projelere, bildiri ve yayınlara imza attığının altını çizdi. Tansal’ın yöneticiliği ve rektörlüğü sırasında çok disiplinli projelerin desteklenmesi, Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi’nin kurulması, Amerika ve Avrupa Birliği eğitim kurumları ile iş birliği ve araştırma protokolleri gerçekleştirilmesi gibi öne çıkan hizmetlerin yanı sıra daha nice hizmetlerinin olduğunu aktaran Yasemin Kahya, Tansal’ın emekliliğinin arından da Boğaziçi Üniversitesi’ne ve ülkesine hizmete devam ettiğini hatırlattı. Yasemin Kahya, zekâ ve zarafet kelimelerinin Sabih Tansal’ı tanımladıklarını, Tansal’ın en sert muhalefete bile her zaman zarif ve demokratik yaklaşımıyla yanıt verdiğini sözlerine ekleyerek konuşmasını tamamladı.
“Başarılı, azimli, nazik ve sevecen bir hocaydı”
Boğaziçi Üniversitesi’nin önceki rektörlerinden Prof. Dr. Ergün Toğrol da konuşmasında Tansal’ın ailesine başsağlığı dileklerini ileterek Sabih Tansal’ın muhterem, son derece nazik ve olgun biri olduğunu, öğretim üyeliği ve yöneticilik görevlerini hakkıyla gerçekleştirdiğini belirtti.
Ardından kürsüye geçen Boğaziçi Üniversitesi’nin önceki rektörlerinden Prof. Dr. Üstün Ergüder, Sabih Tansal ile uzun yıllardır arkadaş olduklarını kendi rektörlüğü sırasında Tansal’ın yardımlarının ve desteklerinin unutulamaz olduğunu belirtti. Ergüder sözlerine şu ifadelerle devam etti: “Sabih Tansal bu üniversiteye nice değer kazandırmıştır. Bugün bir Boğaziçi kültürü var diyorsak Sabih’in bu kültürün oluşumundaki rolü çok büyüktür.”
Boğaziçi Üniversitesi önceki rektörlerinden Prof. Dr. Kadri Özçaldıran da söz alarak Tansal’ın Boğaziçi ekolünün tüm özelliklerini taşıyan bir üyesi, bu ekolün simgelerinden biri olduğuna değindi. Tansal’ın zarif, sevecen, gerçek bir centilmen ve iyi yaşama sanatının ustalarından birisi olduğunu ekleyen Özçaldıran, Boğaziçi Üniversitesi Sabih Tansal Yüksek Akım Laboratuvarı’nın hayata geçirilmesinde Tansal’ın, emekliliğinde dahi gecesini gündüzüne katarak çalıştığını söyleyerek Sabih Tansal’ın azim ve kararlılık yönüne dikkat çekti.
Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Günay Anlaş ise konuşmasında Tansal’ın rektörlüğü döneminde Rektör Danışmanı olarak görev yaptığını, Sabih Tansal’ın dostluğunun ona çok şey kattığını belirtti. Güney Anlaş, Sabih Tansal ile yaptığı sohbetlerden unutamadığı anları katılımcılarla paylaştı.
Ardından kürsüye geçen Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan, Sabih Tansal’ın öğrencisi olmanın hayatını önemli ölçüde etkilediğini dile getirdi. Tansal’ın yoğun yöneticiliğinin yanı sıra derslere de girmeye çalıştığı dönemde yalnızca ders değil öğrencilerinin kariyerlerini, geleceklerinin planlamada katkı sağladığını aktaran Mehmed Özkan, sözlerine şöyle devam etti: “Boğaziçi Üniversitesi’nde gittiğim her yolda Sabih hocamın eserlerinden ilham alarak ilerledim. Kendi hayatında gösterdiği başarılarla bu üniversitenin korunması gereken değerlerini bizlere göstermiş ve bu değerleri bizlere emanet etmiştir.”
Törene katılan Prof. Dr. Yorgo Istefanopulos, Prof. Dr. Güven Alpay, Prof. Dr. Oya Başak, Prof. Dr. Eser Taylan ve Evin İlyasoğlu da Sabih Tansal’a dair anılarını paylaştılar ve Tansal’ın kendileri için taşıdığı önemi dile getiren konuşmalar yaptılar.
“Onun hayatında tek üniversite Boğaziçi’ydi”
Son olarak Prof. Dr. Sabih Tansal’ın torunu Dilara Pars ise yaptığı duygu yüklü konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Dedem, doğru ve iyi bir eğitimin insanın en önemli hazinesi olduğunu söylerdi. Doğru eğitim verebilmek için de kariyerini bu yönde ilerletmiştir. Benim eğitim hayatıma da büyük dokunuşları oldu. Beraber ders çalıştığımız anlar oldu, üniversite seçimlerimde yardımcı oldu. Bizlere sonsuz desteğinin yanı sıra kendisi kız çocuklarının eğitimine ayrı önem vermiştir. Dedemin dilinde sürekli bir üniversite lafı vardı. O zamanlar anlamazdık fakat aslında dedem Boğaziçi Üniversitesi demeye gerek duymuyormuş, çünkü onun hayatında tek üniversite burasıymış. Üniversite deyince dedemin gözleri parlardı, büyüğüymüş gibi ona saygı duyardı. Rektör olduğunu haber aldığımızda evde bir bayram havası oluşmuştu. Dünyanın en yüce sıfatını almış gibi sevinmişti. Dedem kendini tutkuyla adadığı üniversitesinde en özel makama geçerek emekliye ayrıldı.”
Konuşmaların ardından salondaki katılımcılara söz verildi ve dileyen misafirler Prof. Dr. Sabih Tansal ile ilgili anılarını ve duygularını paylaştılar. Törenin sonunda Sabih Tansal’ın eşi Sevil Tansal da söz alarak başsağlığı dileyerek duygu ve düşüncelerini aktaran katılımcılara teşekkürlerini sundu.
1936 yılında İstanbul’da doğan Prof.Dr. Sabih Tansal orta ve lise öğrenimini fen bölümünü birincilikle bitirdiği Saint Benoit’da tamamladı. Yüksek öğrenimine Robert Kolej Mühendislik Okulu’nda Elektrik Mühendisliği Bölümü’nde devam eden Prof. Tansal, 1957 yılında sınıf birincisi olarak Robert Kolej Mühendislik Mektebi Talebe Cemiyeti ödülünü aldı. Bu okuldaki eğitim ve hocalarının, özellikle Prof. Haldun Gürmen’in tavsiyeleri, kendisini akademik kariyere yöneltti. Prof. Tansal, Harvard Üniversitesi’nden kazandığı Gordon McKay bursuyla lisansüstü eğitimine başladı. 1959’da Harvard Üniversitesi’nden Denel Fizik dalında yüksek lisans (M.S.) derecesini aldıktan sonra Amerika’da IBM T.J. Watson Araştırma Merkezi’nde araştırma mühendisi olarak çalışmaya başladı. Süper iletkenler, yarı metaller ve yarı iletkenler ile ilgili konularda çalışmalar yapan Prof. Tansal’ın alan etkili tranzistorlarla entegre devrelerin imali ve deneyleri konusunda geliştirdiği projeler ona IBM Yüksek Tahsil Bursunu kazandırdı. Doktorasını (Ph.D.) bu bursla 1969 yılında New York Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nde üniversitenin Kurucular Günü Ödülünü de alarak tamamladı. 1969 yılında, 1971 yılında Boğaziçi Üniversitesi’ne dönüşen Robert Kolej Yüksek Okulu’nda öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı; 1972 yılında doçent, 1979 yılında ise profesör ünvanlarını aldı.
Akademik kariyeri boyunca bir kitaba, üç önemli projeye, 27 bildiri, yayın ve araştırma raporuna imza atan Prof. Dr. Sabih Tansal, Boğaziçi Üniversitesi’nde uzun yıllar Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Başkanlığı, Ön Lisans Yüksek Okulu Müdürlüğü, Biyo-Medikal Mühendisliği Enstitüsü Müdürlüğü, Rektör Yardımcılığı, Araştırma Fonu Yönetim Kurulu Başkanlığı, Mühendislik Fakültesi Dekanlığı görevlerinde bulundu. 2000-2004 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi Rektörü olan Sabih Tansal, üniversiteye pekçok değerli eseri kazandırmasının yanısıra akademik açıdan üniversitenin gelişimine çok önemli katkılarda bulundu. Üniversitenin araştırma altyapısının geliştirilmesinde ortaya koyduğu vizyonla akademik araştırmaların artışını sağlayan Tansal, emekliliğinin ardından da Boğaziçi Üniversitesi ile bağlarını sürdürerek gerek araştırma alanında gerekse eğitim alanda katkıda bulunmaya devam etti.
Sevgili hocamıza veda ederken, yetiştirdiği öğrencilerle, eserleriyle ve çalışmalarıyla her zaman yaşamaya devam edecek.
