Boğaziçi'nde tüm yönleriyle liderlik konuşuldu

Liderlik Zirvesi bu sene dördüncü kez Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlendi. 9 Ocak'ta yer alan zirvede; ''Geleceği Hayal Etmek'', ''Liderliğin Hakkını Vermek'', ''Yeni Nesil Liderlik'' gibi liderliğin pek çok alanına eğilen konular, Mehmet T. Nane, Hakan Alp, Kerem Sabancı Kamışlı ve Acar Baltaş gibi profesyoneller tarafından ele alındı. Yapı Kredi Bankası sponsorluğunda gerçekleşen Liderlik Zirvesi’20'de öne çıkan başlıkları derledik...

Liderlik Zirvesi'nin konuklarından Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet T. Nane, dijitalleşme ve liderliği konu alan konuşmasında Pegasus'un dijitalleşme hikayesini anlattı. ''Dönem dönem bazı kelimeler popüler oluyor. Şuan dijitalleşme popüler, bizim zamanımızda da bilgisayar modaydı. Big data, sanal gerçeklik, IoT, AI… Bu kelimelerin hepsini kendi işimizde değer yaratmak için kullanmamız lazım'' diyen Nane, teknolojinin kurumlar için değer yaratması gerektiğine değindi.

Zirvenin konuklarından Yapı Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Alp,konuşmasında liderliğin hayal etmeden olmayacağını belirterek ''Bir hayali gerçekleştirebileceğiniz inancıyla verebilmeniz gerekiyor ki onu almaya çalışan insanlar sizlerle birlikte gelsin. Fakat hayalleri biz öldürüyoruz aileler olarak, çocuklarımız resim yapmaya kalktığında etraf kirlenmesin diye düşünüyor, geçmişten bugüne hayalleri öldüre öldüre geliyoruz. Sonrasında bu ülkeden neden sanatçı çıkmıyor diyoruz.Bunu biz yapmasakta hayaller çevre koşulları,cografya ortamla şekilleniyor. Ben coğrafyanın kader olduğuna inananlardan değilim.Coğrafya kader olsaydı Kars ve İsviçre’nin aynı olması gerekirdi. Macellan’ın Amerikayı keşfi Rönenans’ı ve Avrupa’nın bugünkü haline ulaşmasını sağlamıştır. Da Vinci hayal kurmaktan bir dakika bile vazgeçmiyor. Hayallerinin yarısı silahlarla ilgili yarısı bilim sanatla ilgili. Hepsini yapamamış belki ama hayal etmiş.Hayal etmenin en büyük güzelliklerinden biri de kendimizi özgürleştirmek. Hayat bizi şekle şemale sokuyor, nefret ede ede bir şekil şemale giriyoruz. Hayal etmek bu bağlamda tek özgürlük alanımız'' diye konuştu.

Davetli konuşmacılardan Axel Liebetrau ise bir liderin değişimin kokusunu alması gerektiğini ve insanları buna göre yönlendirmesi gerektiğini belirterek Henry Ford’un bir vecizesini paylaştı; ''İnsanlara ne istediklerini sorsaydım daha hızlı giden at üretirdim'' diyor Ford. O zaman yaşayan insanları düşündüğümüzde at dışında bir şeyi düşünmeleri olanaksızdı. Bunu organizasyonlara uyarladığımızda insanlar sadece eski tarz liderliği biliyorlar. Daha mobil ve ucuz bir vasıta olan araba akıllarının ucundan dahi geçmiyordu. Önce insanlarla konuşmamız gerekiyor. İnsanlar bize inanmazsa bizi takip etmezler''. Konuk konuşmacı, ''Başarı hikayelerinden çok şey öğrendim. Ama felaketlerden öğrendiklerim de başarı hikayelerinben öğrendiklerimden az değil'' diyerek başarı hikayelerini anlatmanın kolay olduğunu ama başarısızlıkların da anlatılması gerektiğini savundu. '' Yeni dünyada özellikle dijitalizasyonla birlikte çekinmeden bir şeyler deneyen insanlara ihtiyacımız varr'' diyen Liebetrau ''Bir liderin duyguları da yönetmesi gerekir. Pazartesi sabahı ile cuma akşamı arasında duygu olarak denge kurması gerekir. Çalışanları mesai başlangıcında da bitişinde de yüzlerinde gülümseme ifadesi bırakmak zor ve önemli bir iştir'' diyerek sözlerini noktaladı.

Acar Baltaş ise konuşmasında iyi bir liderin özelliklerini şöyle ifade etti: ''Başarısızlık ile icat etmek kardeş. Başarısızlık olmazsa yeni birşey icat etmemişsiniz demektir. Çocuklarımızı bu şekilde yetiştirmiyoruz. Bir yöneticinin kendini sevdirmeye çalışması acıklıdır. Mesele bu değil, mesele insanları hesaba katmasıdır. İnsanları araç olarak görüyorsa bu şekilde olmaz. Yaklaşılabilirlik çok önemli. “Çok yoğun olmak” repertuarımızdan kaldırmamız gereken bir kelime. Bir yöneticinin en büyük özelliği kendisinden sonra iyi bir ekip bırakabilmek''.

Liderlik Zirvesi'nin ana konuşmacılarından psikolog Dr. Frank Hagenow, liderliğin hedeflerle ilgisini vurguladığı konuşmasında ''Bu hedefler her zaman dümdüz, sonu görünen, engelsiz bir yolda gerçekleşmez. Bu ideal bir durum ve günlük iş hayatında genelde kaos, trafik ve çok şeritli bir yol liderleri bekler. Liderlik aynı zamanda hedeflere ulaşmak için gerekeni yaptırabilmektir'' dedi. İyi bir liderin karar verirken yapması gerekenleri ise şöyle ifade etti: ''1- Network: Eşinize, patronunuza , en yakın arkadaşınıza vereceğiniz kararı danışabilirsiniz. 2- Ethics committee: Sizin kararınızı yargılamaları için onu bu komiteye danışın. 3- Second time: Aynı kararı ikinci kez verseniz de bu etkili olur mu, tek seferlik bir çözüm mü bu. Bunun üzerinde durun. 4- Worldwideweb: Bu kararınız haberlerde yayınlansa ne hissedersiniz, gurur mu duyarsınız, utanç kaynağı mı olur? Bunu düşünün. Ne kadar çok duygusal touch point toplarsanız, o kadar çok insana dokunur o kadar iyi lider olursunuz.'' 

Zirvede bir konuşma yapan Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İrem Nuhoğlu da, ''Üst Yönetim Yolunda Eğitim Ajandası'' başlıklı konuşmasında, bir akademisyen olarak her sene 120’ye yakın öğrenciye dokunduklarını ve bu öğrencilerin yönetici olarak kariyer yaptıklarını belirtti. Nuhoğlu, eğitim ve deneyimi bir araya getirerek yönetici olan kesime hitap edebilmeyi ve onları güncellemeyi hedefleyen; PwC Türkiye işbirliğinde devam eden Executive On Board adlı yurtiçi yönetici programı hakkında dinleyicilere bilgi verdi.

Yenibirlider Derneği Eş Kurucusu Kerem Sabancı Kamışlı ise konuşmasında liderliğin tekilci değil çoğulcu bir tanım olduğunu vurguladı ve '' Birilerine dokunmadan lider olamayız. Samimi ve özgün olmamız lazım. Birilerine bakıp örnek almak çok güzel ama “O olmak istiyorum” olmamalı. Aile içerisinde herkesin bir aile reisi oluyor ve küçükken herkesin aileden bir idolü olur. Benimki amcam Sakıp Sabancı’ydı. Zamanla insan anlıyor ki her insan kendi içinde çok özgün ve kimse direkt birisi olamaz. O kişiden neleri öğrenebilirim diye düşünülmeli.'' ifadelerini kullandı.

Boğaziçi Üniversitesi Uluslarararası Ticaret Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Deniz Helvacıoğlu da ''Cüretkar Varoluş: Çağdaş Sanat ve İnovasyon Etkileşiminde Liderlik'' başlıklı konuşmasında ''Hem sanatın hem inovasyonun cesaretten daha önemli bir şey olduğunu savunuyorum. Cürette kahramanlıktan ötesi var. Cüret ettiğiniz şeyde daima kendinizden vermeye hazırsınız. Cüret yüreklilikle alakalı. Liderler de cüret edenlerdir. Bir lider olarak yenilikçi lider konumunda durabilmek bu yüzden önemli. İlham aldığınız fikri uygulamak için aynı bir sanatçı gibi cüret edeceksiniz. Kabul sürecini de aynı bir sanatçı gibi yürüteceksiniz. Her lider kendi sanatıyla bir anlatı yaratır. Bu anlatının gücü lideri sürdürülebilir bir lider yapıyor. '' görüşünü ifade etti.

Liderlik Zirvesi Videolar:

https://www.youtube.com/playlist?list=PLDarVabpYZvc23tBgNm1921yjQi8wktW6