KRDAE Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener: “Kahramanmaraş Depremi son 24 yıldır yaşadığımız en büyüğü”

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki depremin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Deprem Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener,”7.4 büyüklüğündeki bir depremle karşı karşıyayız. Bu deprem 17 Ağustos 1999 depreminin büyüklüğüne eşit bir deprem. Dolayısıyla bu coğrafyada 24 yıldır gördüğümüz en büyük depremle karşı karşıyayız. Tüm ülkemize büyük geçmiş olsun dileklerimizi kurum olarak iletiyoruz. Vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullandı.

KRDAE Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde saat 04.17'de 7.4 büyüklüğünde meydana gelen deprem Türkiye’nin birçok ilinde hissedildi. Konuyla ilgili Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Deprem Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem ve Tsunami İzleme-Değerlendirme Merkezi’nde (BDTİM) düzenlenen basın toplantısında konuşan KRDAE Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, son 24 yılın en büyük depreminin yaşandığını ve artçıların çeşitli büyüklüklerde bir yıl sürebileceğini söyledi. Prof. Özener, saat 13.51’de gerçekleşen 7.5 büyüklüğündeki Kahramanmaraş Ekinözü depremi sonrasıysa Pazarcık’taki depremin tetikleyici olduğunu dile getirdi.

Toplantıya ayrıca BDTİM Müdürü Doç. Dr. Doğan Kalafat ile BDTİM Müdür Yardımcısı Selda Altuncu Poyraz da katıldı.

Çeşitli illerde çok şiddetli hissedilen depremin 17 Ağustos 1999 Depremi’ne eşit olduğunu ifade eden Prof. Özener, şu bilgileri paylaştı:

“Bölgedeki istasyonlarımızdan gelen veriler depremin çok şiddetli hissedildiğini ve yıkıcı gücünün de çok yüksek olduğunu gösteriyor. 7.4 büyüklüğündeki bir depremle karşı karşıyayız. Bu, 17 Ağustos 1999 Depremi’nin büyüklüğüne eşit. Dolayısıyla coğrafyamızda 24 yıldır gördüğümüz en büyük deprem yaşandı diyebiliriz. Kahramanmaraş ve Gaziantep illeri arasında meydana gelen deprem 10 ilimizi etkiledi. Hatta sınırlarımızı aşıp Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti, Irak ile Suriye'de de hissedildi.”

“ARTÇILAR BİR YIL SÜREBİLİR”

Prof. Özener, ana depremi çeşitli büyüklerde yaklaşık 200 artçı depremin takip ettiğini ve bunun bir yıl sürebileceğini de sözlerine ekledi:

“Şu anda kadar 200 tane artçı deprem meydana geldi. Bunların da altmışı 4; yedisi ise 5’ten büyük depremler. Ama içlerinden bizim “ana artçı şok” olarak tanımladığımız biri öne çıkıyor, bölgede 6.6'lık bir deprem daha oldu. Bu depremlerin yoğunluğu azalarak önümüzdeki günlerde devam edeceğini, hatta bir yıl sürebileceğini söyleyebiliriz. Türkiye’de deprem, Marmara Bölgesi'nde beklendiği gibi Türkiye'nin her noktasında olabilir.”

“MARMARA DEPREMİ’Nİ TETİKLEMEZ”

Prof. Dr. Özener, 6 Şubat saat 13.51’de Kahramanmaraş Ekinözü merkezüslü deprem sonrasıysa Pazarcık’taki depremin tetikleyici olduğunu dile getirdi. Bunun beklenmediğinin altını çizen bilim insanı, “Çok düşük ihtimal verdiğimiz bir şey gerçekleşti ve Pazarcık'taki deprem, kuzeyde Kahramanmaraş Ekinözü’nde yeni bir fay hattını tetikledi. Burasının 7.5 büyüklüğünde deprem ürettiğini gördük. Bölgede hareketlilik sürüyor ve bu ikinci büyük depremin ardından büyüklüğü 6'ya ulaşan artçılar ortaya çıktı. Bunlar Marmara Depremi’ni tetiklemez” dedi

Çeşitli platformlardan asılsız deprem iddialarının yapıldığı konusunda uyarıda bulunan Prof. Dr. Özener, AFAD ile KRDAE’nin resmi sosyal medya ve internet sitelerinin takip edilmesi gerektiğini vurguladı.

“ÜLKE İÇİNDEKİ DERPEM BİLE DENİZLERDE TSUNAMİYE NEDEN OLABİLİR”

Depremin ardından Akdeniz’deki ülkelere tsunami uyarısı iletildiğini de belirten Prof. Dr. Özener, 14 ülkeye erken uyarının vakit kaybetmeden ulaştığını ifade ederek, “Enstitümüzde aynı zamanda tsunamileri de inceliyoruz. 14 farklı ülkeye vakit kaybetmeden uyarı verdik. Üç farklı noktada deniz seviyesindeki yükselmeleri yakın zamanda inceledik. Gazimağusa'da 17 santimetre, Mersin'de 13 santimetre, İskenderun'da 13 santimetre bir dalga yüksekliği ortaya çıktı. Kıyıdan bu kadar içerideki bir deprem bile tsunami etkisi yaratabiliyor. Bu açıdan dikkatli olmak gerekiyor" diye konuştu.

“DEPREM ÖNCESİ VE SONRASI İÇİN BİLİNÇLENMELİYİZ”

BDTİM Müdürü Doç. Dr. Doğan Kalafat, depremin şiddetinin çok yüksek olduğuna dikkat çekerken, BDTİM Müdür Yardımcısı Selda Altuncu Poyraz da deprem önce ve sonrası için nasıl hareket edileceği konusunda bilinçlenmenin önemine işaret etti:

“Bu depremde göreceğiz üzere yara ve ölü sayılarına baktığımızda afet bilincinin önemi bir kez daha karşımıza çıkıyor. Depremin ardından Kandilli Rasathanesi'ne deprem bölgesinden birçok haber geldi. İki vatandaş enkaz altından aradı. Birisi gardırobunun evinin kapısına düştüğünü iki çocuğu ile mahsur kaldığını ve dışarı çıkamadığını belirtti. Deprem öncesinde sırasında ve sonrasında nasıl davranmamız gerektiği ile ilgili toplum olarak bilinçlenmemiz gerekli. Bu önlemler hayat kurtarıcı.”

  • KRDAE Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener