Türkiye’nin nükleer hikâyeleri belgesel oluyor

Belgesel sinemacı ve Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Can Candan, ‘’Benim Çocuğum’’dan sonra yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği yeni bir proje hazırlıyor. Boğaziçi Üniversitesi’nden bir grup mezun ve akademisyenin de bizzat destek verdiği ‘’Nükleer Alaturka’’ projesi Türkiye’nin nükleer hikâyelerini derleyen bir dokümanter olacak.

Can Candan

Türkiye’nin nükleer hikâyelerini derleyerek nükleer meselesini farklı boyutlarıyla toplumun önüne koymayı amaçlayan film, Türkiye’den Japonya’ya, Avusturya’dan Ermenistan’a farklı coğrafyalara uzanarak nükleere dair hikâyeleri ana odak Türkiye gözünden anlatacak.

‘’Türkiye nükleer tarihi boyunca ilk kez bu kadar keskin bir yol ayrımında: Ya nükleer enerji üreten bir ülke olacak ya da Almanya gibi ileri teknoloji sahibi bir ülkenin yaptığı gibi nükleer sevdadan vazgeçecek’’. ‘’Nükleer Alaturka’’nın çıkış noktası işte bu yol ayrımı. Bugün, Çernobil’in 30. , Japonya’daki Fukuşima kazasının ise beşinci yıldönümünde Türkiye’de şimdiye dek etraflıca konuşulmayan ancak hayati önemiyle konuşulması elzem olan bir konuda bellekleri tazelemek istediklerini anlatan Can Candan belgeselin hikâyesini şöyle anlattı:

‘’Bu filmi ilk defa 1995’te hayal etmeye başlamıştım. O yıl Akkuyu’da bir nükleer karşıtı festivale katılmıştım. Akkuyu önemli bir örnek, çünkü Türkiye’deki ilk ve tek santral lisansı 1976’da Akkuyu’ya veriliyor. Büyükeceli kasabası halkı o tarihte buna hayır diyor. Yani Türkiye’de nükleer karşıtı hareket ilk defa orada başlıyor. Bu hareketi başlatanlar bugün hala hayattalar.

Akkuyu dışında, Sinop ve İğneada şu anda Türkiye’de nükleer santral kurulması planlanan yerler. Akkuyu’da inşaat devam ediyor. Aslında bu bölgede yaklaşık 40 yıldır bir nükleer santral kurulmaya çalışılıyor. Tam 40 yıldır farklı hükümetler Türkiye’de bir nükleer santral inşa etmeye çalışmış ama başaramamışlar. Fakat bugün itibariyle bu hedefe hiç bu kadar yaklaşılmamıştı’’.

Film projesine 2015 Ekim başında başladıklarını anlatan Can Candan belgeselde Türkiye’de nükleerin tarihine dair hikâyeler anlatacaklarını belirtiyor: ‘’ 1933 yılında henüz atom bombası ortada yok iken Cumhuriyet Gazetesi’nde bir haber yayınlanmış. Habere göre Atatürk, çıktığı bir yurt gezisinde Bursa’da Sıtkı Bey isimli bir emekli muallim ile görüşüyor. Sıtkı Bey bu görüşmede Atatürk’e kendisinin keşfettiğini iddia ettiği atom kuramlarını anlatıyor. Belgeselde Sıtkı Bey’in hikâyesinin peşinden gideceğiz. Ailesine, arşivine ulaşmaya çalışacağız. Filmin adından da anlaşılacağı gibi nükleere nükteli bir yerden bakmaya çalışıyoruz’’.

Akkuyu, Sinop ve İğneada’da çekimler yapacaklarını belirten Can Candan günümüzde Almanya, Avusturya, Belçika gibi ülkeler olmak üzere, nükleerin yaratabileceği yaşamsal ve çevresel yıkım nedeniyle pek çok ülkede nükleerden artık vazgeçildiğine işaret ediyor.

’Nükleer dediğimiz şey sınır tanımıyor. Bu ay Çernobil’in 30 yıldönümü. Karadeniz bölgesi başta olmak üzere Çernobil’in etkileri ile 30 yıldır uğraşıyoruz biz. Özellikle Doğu Karadeniz’de kanser oranlarının bu kadar yüksek olmasının Çernobil ile ilgisi olduğunu uzmanlar söylüyor’’.

Araştırma ve arşiv taraması, senaryo ve yaratıcı hikâyeleştirme (grafik ve animasyon) çalışması, maddi kaynak arayışı safhalarını birlikte yürüten Nükleer Alaturka ekibinin şimdiki hedefi ilk çekimleri ve araştırma-arşiv malzemelerini kullanarak bir fragman hazırlamak ve böylece film yapım fonlarına başvurabilmek.

Bağımsız bir belgesel olarak çekilecek film kitlesel fonlama kampanyası ile destek bekliyor. https://www.indiegogo.com/projects/nuclear-alla-turca-documentary-film#/story

 

Nükleer Alaturka film ekibi

Can Candan (yönetmen, yapımcı)

Ayşe Çetinbaş (yapımcı)

Christian Bergman (yapımcı)

Filiz Yavuz (danışman ve araştırmacı, ’Beni Akkuyu’larda Merdivensiz Bıraktın: Türkiye’nin Nükleerle İmtihanı’ kitabının yazarı)

İlke Ercan (bilimsel danışman, Boğaziçi Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Bölümü öğretim üyesi)

Arda Çiltepe (yardımcı yapımcı, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu)

Saadet Özen (arşiv araştırmacısı,  Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü doktora öğrencisi)

Selen Çatalyürekli (yönetmen yardımcısı)

Cem Dinlenmiş (çizer)

Özcan Vardar (kurgu, Boğaziçi Üniversitesi Matematik Bölümü mezunu)

Meryem Yavuz (görüntü yönetmeni)

 


Haber: Duygu Durgun Köseoğlu/ Kurumsal İletişim Ofisi

  • Can Candan